İktidarın politikalarına verdiği açık ve üstü örtülü destekleri nedeniyle yıllarca eleştirilen Hak-İş Konfederasyonu’nun Genel Başkanı Mahmut Arslan, Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan’ın yönettiği ‘Çalışma Meclisi’ toplantısının panelinde adeta iktidara patladı.
Emeğin milli gelirden aldığı pay ve asgari ücretin seviyesi itibariyle Türkiye’nin Avrupa ülkelerinin çok gerisinde kaldığını belirten Arslan, asgari ücretlinin yardıma muhtaç hale geldiğini, Almanya’da olduğu gibi asgari ücretliye ‘sosyal destek’ verilmesi gerektiğini söyledi.
Arslan, sendikaya üye olan işçilerin işten atıldığını, Lezita grevinde işverenin hukuksuzluğu nedeniyle başvurduğu Çalışma Bakanlığı müfettişlerinin görevini yapmadığını belirtirken, Bakan Işıkhan’ın önünde, “Türkiye’de iş güvencesi varmış, hadi ordan!” diye çıkıştı. Arslan’ın konuşması salonda ayakta alkışlandı.
Çalışma Meclisi toplantısının açılışında düzenlenen ve Bakan Işıkhan’ın yönetici olarak katıldığı panelde işçi, memur ve işveren örgütlerinin temsilcileri kritik açıklamalarda bulundu. Panelde şaşırtıcı çıkış ise Hak-İş Başkanı Arslan’dan geldi. Kendisine ayrılan süreyi aştığı için Bakan Işıkhan’dan gelen ikazlara rağmen konuşmasını sürdüren Arslan’ın emek ve ücretler konusunda özellikle Almanya ile Türkiye’yi kıyaslaması dikkat çekti.
“ASGARİ ÜCRETE DESTEK GEREKİYOR”
Başkan Arslan, Asgari Ücret Komisyonu’nun yapısının katılımcılık ve temsilden uzak olduğunu belirtirken, “Bu yapıdan, sağlıklı bir asgari ücret çıkmaz. Kurumuş söğütten düdük olmaz. Daha çoğulcu, daha katılımcı ve kapsayıcı bir komisyon yapısına ihtiyaç var. AB ülkelerinde asgari ücretli sayısı çalışanların yüzde 10’unu geçmiyor. Almanya’da asgari ücretle çalışanlara devlet destek veriyor. Bizde çalışanların yüzde 40’ı asgari ücretli. Asgari ücreti belirlerken aslında 6-7 milyon işçi için toplu sözleşme yapmış oluyoruz. Asgari ücret sosyal destek gerektiriyor. Çünkü geçinebilecek ücret değil. Bu komisyon yapısıyla olamaz da. Burayı konuşalım deyince kapılar yüzümüze kapanıyor” dedi.
“İŞ GÜVENCESİ VARMIŞ, HADİ ORADAN”
Arslan, gelir eşitsizliğinde Türkiye’nin dünyada sondan 4’üncü sırada yer aldığına da işaret ederek şöyle devam etti:
* “Emeğin milli gelirden aldığı pay OECD ülkelerinde yüzde 55-60, AB ortalaması yüzde 65-70. Türkiye ortalaması yüzde 24. Almanya’nın üçte birinden daha az. Yazıktır, bu tablo Türkiye’ye yakışmıyor. Emeğin payı eriyor, benim ülkem bunu hak etmiyor. Sendikaya üye olan işçilerimiz işten atılıyor. Mutlak iş güvencesi lazım. Efendim neymiş Türkiye’de iş güvencesi varmış… Hadi oradan! Bu iş güvencesiyle örgütlenmek isteyince kapı dışarı ediliyoruz. Cumhurbaşkanlığı sistemi başladığından bu yana Meclis’e torba yasalar geliyor. Torba yasa teklifleri geldiği için TBMM Aile ve Çalışma Komisyonu 5 yıldır toplanamıyor. İşçilerle ilgili yasalar Meclis’e geliyor haberimiz bile olmuyor. Derdimiz var, dertliyiz.”
“BAKANLIK MÜFETTİŞİ DENETİM YAPMADI”
Başkan Arslan, işçilerin greve çıktığı Lezita’da işverenin 480 işçiyi fazladan çalıştırdığını tespit ettiklerini, bu durumu Çalışma Bakanlığı müfettişlerine bildirdiklerini Bakan Işıkhan’a bakarak anlatırken, “Ancak bakanlığın iş müfettişi denetim yapmam diyor. Böyle şey olur mu?” diye sordu.
İŞ GÜVENCESİ ATIŞMASI
Panelde konuşan Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Özgür Burak Akkol, özellikle gençlerle kadınların uzaktan ve esnek çalışmak istediğini belirterek güvenceli esneklik modelinin yaygınlaştırılması gerektiğini söyledi. Akkol, işçiye verdikleri tüm sosyal yardımların vergiden düşürülmesi talebinde de bulundu. Akkol’un güvenceli esneklik önerisine tepki Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Başkanı Arzu Çerkezoğlu’ndan geldi. Çerkezoğlu, işverenlerin güvenceli esneklik diyerek esnekliği güzel göstermeye çalıştığını, işçinin asıl ihtiyacının güvenceli istihdam olduğunu söyledi.
TÜRK-İŞ: ZAMCI MARKETLER 1 YIL KAPATILSIN
Asgari ücret konusunda yapacağı yeni açıklamaları merakla beklenen Türk-İş Başkanı Ergun Atalay’dan yıl ortasında asgari ücrete yine zam talebi gelmedi. En son asgari ücret konusundaki kararı komisyona katılan 4 asgari ücretlinin verdiğini ifade eden Atalay, “Asgari ücret var, bir de asgari zamcılar var. Asgari ücretin daha ‘A’sını konuşur konuşmaz asgari zamcılar harekete geçip zam yağdırıyor. Bunlar cezadan korkmuyor, başka bir şey lazım. Bu marketleri bir yıl kapatın bakalım bir daha yapıyor mu? Bunlar tek dünyalık insanlar. Bedelini bu dünyada da öbür dünyada da öderler” dedi.
